21 Ocak 2011 Cuma

2011 ve Sonrası

Tüketimin ve iş hayatının geleceği bireylerle birlikte evrimleşiyor ve bu evrime farklı faktörler ve kırılma noktaları yön veriyor




Son iki yıl içinde yaşananlar ise geleceğin yönünü radikal olarak değiştiren olaylar; gerçek ‘kırılma noktaları’ olarak öne çıkıyor. Doğal olarak 2011 ve ötesi bugünden çok daha farklı olacak. Türkiye’nin ilk trend danışmanlığı şirketi olarak öne çıkan Trenddesk, 2011 yılını ve orta vadeli geleceği anlamak için belli başlı değişim faktörlerini Türkiye ve yurtdışı kaynaklı araştırmalar eşliğinde inceledi. Bu faktörlerden beslenen iş potansiyeli yüksek eğilimleri masaya yatırdı. ‘2011+’ eğilim seçkisi ambalajdan perakendeye, kitlesel ürünlerden lükse, geniş bir skalada tüketimin tüm alanlarını etkiliyor ve güçlü inovasyon fırsatları sunuyor. ‘2011+’ çalışmasının ‘hap’ niteliğindeki özetine göre değişimi yansıtan faktörler ise şöyle… ‘Finansal kriz’, toplumsal bilinçte silinmeyecek izler bıraktı. Bireyin tüketim ile ilişkisini ve değer algısını değiştirdi. Tüketici güven endeksi yükselse de tüketime dönüş farklı bir zihin hali içinde gerçekleşiyor. ‘Tüketimin sorgulanması’ pozitif psikolojinin yükselişi ile başladı, finansal kriz ile derinleşti. Aile ve arkadaşlar ile birlikteliği, bireyin kendini dinleyebildiği zamanı mutluluk listesinin tepesine yerleştiren araştırmalar, bu sorgulamayı besliyor. ‘Deneyimlerin çekiciliği’ farklı sektörlerdeki sayısız şirket tarafından işe taşınıyor. ‘Seçenek fazlalığı’, bugün hemen hemen tüm ürün kategorilerinde yaşanan bir gerçek. Satın alma psikolojisi üzerinde çalışan Barry Schwartz’a göre bir noktadan sonra seçenek zenginliği tüketiciyi mutsuz ediyor. Seçiminin doğruluğundan hiçbir zaman emin olamayan birey paralize oluyor, bazen satın alma kararından tamamen vazgeçiyor  ‘Çok fonksiyonluluk’, tüketim ortamını daha da karmaşık bir hale getiriyor. Lansman dönemi satışına odaklanan şirketler yeni ürünleri mümkün olduğu kadar fazla özellik ile donatmayı tercih ediyor. Fakat sonrasında bu özelliklerin içinden çıkmayan veya özelliklerin tümünü kullanamayan tüketiciler karmaşa ile baş başa kalıyor. Rust&Thompson modeline göre, uzun dönemde tüketici memnuniyetini en yüksek seviyede tutan ürünler ise en az özelliğe sahip olanlar… ‘Sürekli bağlantı’ hali bireyi güçlendiriyor ve değişimin merkezinde yer almasını mümkün kılıyor. Yaratıcı sınıfın tanımı Web 2.0 ile tamamen değişmiş durumda. Artık herkes fotoğrafçı, prodüktör, şair, müzisyen... Diğer bir gelişme ise şirket sırlarının kapalı kapılar arkasında kalmıyor olması. Yönetim kurulunda fısıltı ile konuşulan zayıflıkların veya hataların herkesin diline düşmesi artık an meselesi. Likid modernite kavramı ise bireyin içinde bulunduğu yeni ruh halini ve geleceği şekillendirmede üstlendiği yeni rolü anlatıyor. Değişim faktörlerinden beslenen ve 2011 ve ötesini şekillendirecek eğilimler ise ‘senin yanındayım’, ‘tüketimde anlam’, ‘herkes yaratıcı’, ‘bana özel’, ‘hayallere güç”, ‘basitlikte güç’, ‘deneyim avı’, ‘ruh haline göre’, ‘keskin gerçek’, ‘Amazonlar geliyor’, ’şehirde doğa’,’eko-lojik” ve ‘iş’te işbirliği’ olarak sıralanıyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder